Bloguma Linkini İsteğim Dışı Bırakma Lütfen

Merhaba,

Bugünkü yazım biraz kısa olabilir ama sizlerle bir şey paylaşmak istedim. Bazen sizde görürsünüz, blogunuza biri yorum yapar, sonra kendi blog ya da site adını yazar. Buraya kadar bence herşey normal. Yani yeni olabilir, kendini tanıtmak isteyebilir. Bu benim için hiç sorun değil, isteyen yapabilir, paylaşmakta sorun görmüyorum ancak son bir yıldır dikkatimi çeken ve çok sinir olduğum bir durum var. 

Yorıma bir bakıyorsunuz, yazdığı blog adresi tıklanabilir şekilde. Yani kendisinden size link vermiş. Bunun bir çok bloggerın korkulu rüyası olan, "Aman acaba benim değerimden değer mi kazanıyor?" sorusuna karşılık cevabı ne bilmiyorum ama ben hoşlanmıyorum. Katıldığı etkinliklerde yada toplantılarda blogger arkadaşlarıma link vermekten çekinmeyen ve herkese link veren biri olarak, haberim ve onayım olmadan böyle bir şey yapılmasını istemiyorum. 

Bir ara bunu nasıl yapıyorlar dedim ve sonunda bazı blogger arkadaşlar sayesinde kodu buldum ama bunu paylaşmayacağım. Olay halbuki çok basitmiş. Minicik bir kod var onu yaz ve istediğin blogda linkin çıksın.


Bence etik değil arkadaşlar, yapmayın. Ben artık bu tarz yorumları yayınlamama kararı aldım. Yakın çevrem sende git onun bloguna aynı kodla ekle linkini diyor ama bunu da yapmak istemiyorum.

Bu arada bu konuda bilgili arkadaşlardan da bir ricam var. Bu şekilde link verilmesinin bloglarımıza zararı var mı? Ben o kişiye follow linkimi veriyorum. Yorum yazarsanız sevinirim.

Günlük, Taze Ev Yemekleri Sıcacık Kapınızda

İş yoğunluğu, trafikte geçirdiğiniz zaman gibi sebeplerle ev yemeği hazırlamaya vaktiniz olmuyor ve sağlıklı, sıcak bir yemek istiyorsanız Sağlıklı Yemek sizin için en lezzetli ve en pratik seçenek.

Sağlıklı Yemek, 2012 yılında Altunizade'de kurumsal şirketlere butik yemek hizmeti vermek için kuruldu. Aile, arkadaş ve çevrelerinin yönlendirmeleri, kendi tecrübeleri ile eve servis edilen yemeklerde kaliteli ve özenli bir alternatif olmadığını gördükleri için bu konuda çalışmaya başlayan Sağlıklı Yemek, tüm malzemelerini günlük olarak tedarik etmekte. Hazırladıkları tüm ürünlerin günlük, taze ve sağlıklı olması için yaş sebze ve meyveleri günlük olarak tedarik ediyor, yağları sadece tek bir sefer ocakta pişiriyor ve etleri asla derin dondurucuda bekletmiyor. Günlük pişirilen tencere yemeklerini bu lezzet detayları sayesinde anne yemeği lezzetinde sunuyor.

Özlediğiniz anne yemekleri ofisinize, evinize teslim

Sağlıklı Yemek her gün taze taze seçerek tedarik ettiği malzemeler ile günlük yemek pişirerek, sıcak ve taze ev yemeği servisi sunuyor. Besin değerlerine dikkat ederek hazırlanan yemekler geri dönüşümlü özel kaplar içinde servis ediyor. Annelerimizin yaptığı ama bizim her akşam bu kadar çeşitte hazırlamaya vakit bulamadığımız yemeği, ekonomik bir şekilde kapınıza kadar getiriyor.

Sağlıklı Yemek, günlük olarak halden kendi  seçtikleri meyve ve sebzeleri, Balıkesir'deki anlaşmalı çiftliklerden aldıkları et ürünlerini, G2M gibi güvenilir tedarikçilerden temin ettikleri kuru gıda ve diğer malzemeleri ile yaptıkları yemekleri günlük pişirmekte.

Sağlıklı Yemek, Pazar günleri hariç her gün  10:00 - 21:30 saatleri arasında servis yapmakta.

Sipariş bölgeleri:

Anadolu yakası; Acıbadem, Altunizade, Beykoz, Bostancı, Kadıköy, Kısıklı, Koşuyolu, Kozyatağı, Küçükyalı, Maltepe, Kartal, Üsküdar, Ünalan, Ümraniye, Çengelköy ve Ataşehir

Avrupa yakası; Akatlar, Levent, Etiler, Kağıthane, Mecidiyeköy, Şişli, Arnavutöy, Bebek, Ortaköy, Teşvikiye, Beşiktaş bölgesi, Yeniköy, Emirgan, İstinye ve Sarıyer

https://www.saglikliyemek.com.tr/ adresinden o günkü yemekleri görebiliyor ve ona göre sipariş verebiliyorsunuz.

The Zone by QNBFinansbank Da Vinci Learning Tv’da Lego Robotik ve Kodlama Kampındaydık

Merhaba,

Bugün sizlere, geçtiğimiz hafta Ege'nin katıldığı bir kamptan bahsetmek istiyorum. Öncelikle şunu söyleyeyim ki, bu tarz eğitimleri çok seviyorum. Çünkü çocuklara bambaşka kapılar açıyor ve bilgisini arttırıyor. 

Alttaki vidoda izleyecekleriniz çocukların eğer doğru eğitim verilirse neleri başarabileceklerini, ileri düzeyde bir toplum olabilmek için bu tarz ve doğru eğitimler almalarının gerektiğinin bir göstergesi bana göre, sizce de öyle değil mi?

Çocuklar, yetişkinler ve aileler için hazırlanan farklı eğitim seviyelerindeki belgeselleri ile tanınan Da Vinci Learning TV, bu sömestr tatilinde de çocukları, The Zone by QNBFinansbank’da gerçekleştirilen ve yoğun bir katılım ile geçen Lego Robotik ve Kodlama Kampı’nda ağırladı.

Da Vinci Learning’in kampanya çekilişini kazanan çocukların da yer aldığı kodlama kampında çocuklar, Jr. Robotics Bilim Okulu’nun deneyimli ve uzman eğitmenleri eşliğinde LEGO ile kendi robotlarını tasarladı, inşa etti ve onları programlayarak harekete geçirdiler. Renk sensörü, ultrasonik sensör, dokunma sensörü ve jiroskop sensör ile özel tasarım parçalar, dişliler, çarklar, akslar, farklı boyutlarda tekerlekler ve bağlantı parçaları kullanarak gelişmiş robotlarını inşa ettiler, hazırladıkları temel robot arabalarını kendi aralarında eğlenceli bir müsabaka ile de test ettiler.

Ayrıca, Da Vinci Learning’in çocukların bilişsel ve algoritmik düşünme becerilerini geliştirmelerini, sadece tüketen değil aynı zamanda üreten bireyler olarak yetişmelerini hedeflediği kampta, Scratch ile kodlamanın mantığını öğrenen çocuklar, arttırılmış gerçeklik ile tanıştılar ve kendi kahramanlarını tasarlayarak 3D printerlarda şekillendirdiler. Ege bu durumu o kadar sevmiş ki evde kendi çizgi filmini yapmak için ara ara çalışmalar yapıyor. Zaten bazen farklı farklı karakterler çiziyordu resimle, onlara isim veriyordu belki ilerde kendi animasyon filmini yapar. 

Günün sonunda onlara sertifika da vermişler. Çok mutlu olmuş. Sen bana bir sürü lego al,  ben kendi arabamı yapayım diyor. Bu kamp ile oğlum kendi kendine bir şey başarmanın zevkine vardı ve ona büyük katkısı oldu. 

Kamp sırasında, The ZONE by QNBFinansbank’ın “Harika Matematik” sergisini de tekrar gezmiş, Bu sergide çocuklar, 20 farklı matematik ünitesinde analitik düşünce ve derinlemesine sorgulama için teşvik eden, iletişim kurmaya cesaretlendiren ve çocukların deneyimlerini rahatlıkla paylaşabilecekleri eğlenceli bir yolculuğa çıkıyorlar. Matematiğin temel konularının eğlenceli ve interaktif şekilde işlendiği sergide çocuklar, tırmanma duvarı ve trambolinde ise vücutlarındaki matematiği keşfetme olanağı buldular. 

Çocuklar bizim herşeyimiz, imkanlarınız doğrultusunda lütfen çocukları böyle faydalı, bilgisini arttıracak yerlere götürün. Araştırın. Bu buluşmada çekilişe katılarak orada olan bir çok çocuk vardı. Bu tarz eğitim gruğlarını takip edin. Belediyeler bir çok ücretsiz kurs veriyor. Belediyenizden bu tarz eğitim taleplerinde bulunun. 

Bir sonraki yazıma kadar kendinize iyi bakın.

Sevgiler

Şafak

EV KADINLARINA ÖZEL “VODAFONE ALTIN KULÜP” EZGİ MOLA İLE TANITILDI

Herkese merhaba,

Dün Vodafone Türkiye davetlisi olarak ,“Kadınların Gücüne Güç Katıyoruz” manifestosuyla Vodafone Türkiye’nin ev kadınlarına yönelik özel teklif ve avantajlarla zenginleştirdiği “Vodafone Altın Kulüp” programına davetliydim. Buluşma Çırağan Sarayında gerçekleştirildi.

Başarılı oyuncu Ezgi Mola ile tanıtıldı. Altın Kulüp’ün sunduğu Altın Tarifeler saat 12.00 ve 16.00 arasında ev kadınlarına bedava konuşma ayrıcalığı tanıyor.

“Kadınların Gücüne Güç Katıyoruz” manifestosuyla ev kadınlarına özel geliştirilen “Vodafone Altın Kulüp” programı ev kadınları için uygun fiyatlı tarifeler, ücretsiz konuşma, cihaz fırsatları ve sevilen marka alışverişlerinde indirimler gibi pek çok avantaj sunuyor.

Mobil iletişimin kendi hayatında da önemli bir yeri olduğunu belirten Ezgi Mola, “Bugüne kadar birçok dizi ve filmde farklı kadın rolleri üstlendim. Hayatın içinde kadın olarak aynı anda birden fazla rol üstleniyoruz anne, eş, gelin, evlat… Kadın olarak hayattaki rolümüz her ne olursa olsun iletişim teknolojileri ve internet hayatımıza yepyeni bakış açıları getiriyor. Özellikle vaktinin çoğunu evde geciren kadınların kendilerine ayırdıkları kısa vakitlerde internetin tüm nimetlerinden yararlanmaları gerektiğini düşünüyorum. Örneğin; kendi hünerlerini internet üzerinden ev ekonomisine katkı sağlayacak şekilde milyonlara duyuran birçok kadın bize ilham veriyor. Vodafone Türkiye kadınlara özel geliştirdiği programlarla bu konuya öncülük ediyor” diye konuştu.

Kadınların hayatında vazgeçilmez yeri olan, geleneksel “Altın Günü” konseptinde gerçekleştirilen davette, sosyal medyada bir çok başarı elde etmiş, dijital dünyada aktif olan kadınlarla sohbet eden Mola’ya Vodafone Marka ve Strateji Direktörü Ebru Özgüç, Girişimcilikte Önce Kadın programı sayesinde hayatı değişen ve seramikleri ile yeni bir iş hayatına atılan Rabia Özdemir ve dijital dünyanın sevilen blogger yazarlarından Elif Doğan da eşlik etti.

Vodafone Altın Kulüp üyesi kadınlar aynı zamanda hem kendileri ve ailelerinin tercih ettiği marka alışverişlerinde yıl boyunca sunulacak özel indirim ve avantajlardan faydalanma imkânı kazanıyor hem de “Altın Tarifeler” sayesinde 18 TL’den başlayan aylık fiyatlar ile iletişim harcamalarını hesaplı şekilde yönetebiliyorlar.

Ev kadınları, “Vodafone Altın Kulüp” çatısı altında sunulan Altın Tarifeler’e, Türkiye’nin 81 ilinde bulunan A101 mağazalarından ulaşabilecek. Bunun için kendilerine en yakın A101 mağazasına giderek yeni hat açtırma ya da numara taşıma başvurusu yapmaları yeterli olacak. Altın Tarifeler’in en dikkat çekici özelliği; ev kadınlarının işlerini bitirip kendilerine ayırdıkları zaman dilimi olan 12.00- 16.00 saatleri arası birbirleri ile bedava konuşabiliyor olmaları olarak öne çıkıyor.

Vodafone Marka ve Strateji Direktörü Ebru Özgüç: ‘‘Önce Kadın’ vizyonumuzla kadınların gücüne güç katıyoruz. Altın Kulüp çatısı altında imza attığımız ve A101 işbirliği ile kadınların ayaklarına kadar giderek onlara hesaplı tarifeler ve birçok avantaj sunuyoruz. Böylelikle kadınlarımızın hem bol dakika ile sevdikleri ile sürekli bağlantıda kalmalarını hem de bol internetli tarifeleriyle dijital dünyaya dahil olmalarını istiyoruz. Kadınların her alanda güçlendirilmesi gerektiğine inanan ve bu inançla tüm kaynaklarını kadınlar için seferber eden bir şirket olarak, kadınlarının her zaman yanında olmaya devam edek, kadınların gücüne güç katacağız.”  şeklinde konuştu.

Altın Kulüp tanıtım konuk olarak katılan kadın girişimci Rabia Özdemir dijitalleşmenin hayatını nasıl değiştirdiğini anlatırken, Blogger Elif Doğan ev kadınlarının en çok ilgilendiği sosyal medya dünyasının incelikli yönlerini gün sohbetinde aktardı.

Altın Kulüp buluşması Rabia Özdemir’in seramik boyama atölye programı ile devam etti. Baksanıza ne kadar dikkatle yapmaya çalışıyoruz :)

Günün sonunda blogger arkadaşlarımızla bol bol resim çekmeyi de ihmal etmedik. 

Vodafone Türkiye hakkında

Gelirler bakımından dünyanın en büyük uluslararası mobil iletişim şirketlerinden biri olan Vodafone Grubu’nun bünyesinde yer alan Vodafone Türkiye, 30 Eylül 2016 itibariyle hizmet sunduğu 22,6 milyon abonesiyle Türkiye’nin ikinci büyük mobil iletişim şirketidir. Türkiye’nin ikinci en büyük uluslararası doğrudan yatırımı olan Vodafone Türkiye’nin bugüne kadar toplam yatırımları 19 milyar TL’ye yaklaşmıştır. 2010’da Borusan Telekom’u bünyesine katan Vodafone Türkiye, 2011’de de Türkiye’nin en büyük alternatif telekom operatörlerinden Koç.net’i bünyesine dâhil etmiştir. Türkiye’nin Dijital Dönüşümüne liderlik etme vizyonu doğrultusunda bireylere ve kurumlara mobil ses, sabit ses, mobil internet, ADSL ve fiber hizmetleri sunan Vodafone Türkiye, yaklaşık 3.300’ü aşkın çalışan kadrosu, 1.200’ü aşkın perakende mağazası ve ekosisteminde bulunan 43.000 paydaşı ile faaliyet göstermektedir.

Vodafone Medya Merkezi: http://medyamerkezi.vodafone.com.tr

Bir başka yazıda görüşmek üzere

Sevgiler

Şafak

Espresso Biraz Acı - Kitap Yorumu

Merhaba,

Bugün sizlere Yaşama Açılan Penceredir Kitap etkinliğinde bizlerle olan, Saadet Aydınoğlu'nun kitabını paylaşmak istiyorum. Saadet hanım, evli iki çocuk sahibi, İzmir'de yaşayan bir yazarımız. Kitabı ise Kanguru Yayınları tarafından Mart 2016'da yayımlanmış.

Bazen hayalleriniz uğruna tüm gemileri yakarsınız.... 

Sıradanlığa direnç gösterirsiniz.

Hepsi bu mu?

Bundan daha fazlası olmalı! diye sorgularsınız hayatı durmadan.

Espresso! Biraz Acı

Kitapta, çocuklarını büyütüp üniversiteye gönderdikten sonra, hayalinin peşinden giden Ceyda'nın bu yolda yaşadığı olaylar anlatılıyor. Hep hayali olan cafeyi açtıktan sonra yolunun keşistiği insanlardanda bahsederek başka hayatlara da dokunmamıza neden oluyor yazar.

Cafeyi kapatıp İzmir'e taşınan Ceyda karakteri ile yazarın hayatının benzerliğini fark ettiğimde, bir ara acaba kendi hayatını mı yazdı diye merak etmedim değil. Kimbilir? 

Kitap 94 sayfa. Çok çabuk okunuyor. Biraz hızlı okurum ben , kendime maşallah diyeyim :) Bir saat bile sürmedi kitap. Yolculuğa çıkarken yanınıza alabileceğiniz sıkılmadan bitirebileceğiniz bir kitap Espresso! Acı Hayat...

Bir başka kitap yorumumda görüşmek üzere

Sevgiler

Şafak

11.174 İLKÖĞRETİM ÖĞRENCİSİ, ÇEVRE ve GERİ DÖNÜŞÜM İYİ NİYET ELÇİSİ OLDU

Merhaba,

Bugün sizlere bir sosyal sorumluluk projesinden bahsetmek istiyorum. Tetra Pak 12 yıldır Küçük Şeyler Doğayı Yeniler projesini gerçekleştiriyor. Meyve suyu markalarımızdan Dimes'de bu projeye 5 yıl önce sürekli destek kararı almıştı. Ağaç yaşken eğilir demişler ki, İlköğretim öğrencilerine odaklanmışlar. Bence çok da iyi yapmışlar. 

‘Dönüşüm Doğamızda’ konsepti kapsamında tüketicileri arasında atıklarını ayrı biriktirme, boş karton ambalajı geri dönüşüm kutusuna atma davranışını yaygınlaştırmayı hedefleyen DİMES, 2016 yılı içerisinde 10 bin ilkokul öğrencisine ulaşılması hedefiyle çıkılan yolda, hedefin yüzde 12 üzerinde bir başarı elde etmiş ve 11 bin 174 öğrenciye ulaşmış.

İşte detaylar;

İnsana ve sağlığa verdiği değeri, “soframıza koymayacağımız meyveyi işlemeyiz, çocuğumuza içirmeyeceğimiz meyve suyunu üretmeyiz” ilkesiyle somutlaştıran, Türkiye’nin lider meyve suyu markalarından DİMES, ilköğretim çağındaki çocuklara geri dönüşüm ve çevre bilinci aşılamayı hedefleyen ‘Küçük Şeyler Doğayı Yeniler’ projesine desteğini sürdürüyor. Tetra Pak’ın Milli Eğitim Bakanlığı himayesinde 2004 yılında başlattığı, İstanbul Üniversitesi iş birliği ile devam eden ve DİMES’in 5 yıldır destek verdiği ‘Küçük Şeyler Doğayı Yeniler’ projesinde 2016 yılında 11 bin 174 ilkokul öğrencisine çevre ve geri dönüşüm konulu eğitimler verildi.

Hedef yüzde 12 Aşıldı

DİMES ve Tetra Pak işbirliğinde yürütülen çalışmada, 2016 başında 10 bin öğrenci olarak belirlenen hedef yaklaşık yüzde 12 (yüzde 11,7) oranında aşıldı. Proje kapsamında İzmir ve İstanbul illerinde 15 temel eğitim okulunda toplam 11 bin 174 öğrenciye ulaşıldı.

Türkiye'nin ilk yerli sermayeli meyve suyu markası olan ve “Doğaya ve İnsana Saygı” ilkesiyle sürdürülebilirlik alanında önemli çalışmalara imza atan DİMES, Tetra Pak’ın ‘Küçük Şeyler Doğayı Yeniler’ eğitimlerine 5 yıldır destek veriyor. Eğitimler kapsamında, 2., 3., 4. ve 5. sınıf öğrencilerine uzman öğretmenler tarafından doğal kaynakların nasıl kullanılacağı ve geri dönüşüme nasıl katkı sağlanacağı bilgisi aktarılıyor. Geri dönüşüm temalı animasyon filmlerinin ardından, öğrenciler okullarda kurulan 3 istasyondan oluşan geri dönüşüm setiyle uygulamalı deneyim yaşama fırsatı buluyorlar.

DİMES Pazarlama Müdürü Duygu Süleymanoğlu: “Proje, bu yıl geri dönüşüm konusuna 11 bin 174 yeni iyi niyet elçisi kazandırdı.”

‘Küçük Şeyler Doğayı Yeniler’ eğitimlerinin, çevre bilincini küçük yaşta edindirmek açısından önemini vurgulayan DİMES Pazarlama Müdürü Duygu Süleymanoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Hayata her zaman başka bir gözle bakmanın mümkün olduğuna; minik seçimlerin büyük etkiler sağlayabileceğine inanıyoruz. Atıklarını ayrı biriktiren, boş karton ambalajı geri dönüşüm kutusuna atan her bir tüketici, doğal kaynakların korunmasına katkı yapıyor. Geri dönüşüm bilincinin toplumda yaygınlaşması bu açıdan önemli. Tüketicimizle aramızdaki güçlü ilişki, bunu sağlamak için iyi bir yol. Annelerin en güvendiği markayız ve çocuk kategorisi olarak nitelendirilen ürünlerde de lideriz. Destek verdiğimiz eğitimler, bu ilişkiyi çevre için de değere dönüştürüyor. Biz, geri dönüşüm konusunda bilgilenen çocukları, mükemmel birer iyi niyet elçisi olarak görüyoruz. Onlar, arkadaşlarının ve büyüklerinin tercihlerini, davranışlarını etkileme gücüne sahipler. Küçük Şeyler Doğayı Yeniler projesini desteklemek bu nedenle bize mutluluk veriyor. Eğitimden çıkan miniklerin heyecan ve sevinçlerini, öğrendiklerini bir an önce ailelerine- arkadaşlarına anlatma telaşlarını görmek, bizi hem çok gururlandırıyor hem de geleceğe dair umudumuzu artırıyor. Projemizin ilk fazı, geri dönüşüm konusuna 11 bin 174 yeni iyi niyet elçisi kazandırdı.”

“Doğaya ve İnsana Saygı, köklerimizden geliyor, kurumsal DNA’mızı oluşturuyor”

Sürdürülebilir çevre, doğal kaynakların korunması, kaynak tasarrufu ve geri dönüşüm konularının, DİMES’in kurumsal DNA’sında var olduğunu belirten Süleymanoğlu, “Kuruluş öykümüzden de gelen, insan ve doğa için değer üretme tutkumuzla, sürdürülebilirlik odaklı bir markayız. Geri dönüşümle doğal kaynakların korunması konusu bizim için öncelikli. Çevre sürdürülebilirliği alanında daha fazla değer üretmek için, tüketiciler başta olmak üzere, bu değer zincirindeki tüm paydaşlarımızla el ele veriyoruz. Uzun soluklu bir aksiyon planıyla, birlikte atılacak küçük adımların,  yapılacak küçük şeylerin, büyük değerlere dönüşmesini hedefliyoruz. Bu doğrultuda, farklı İletişim ve saha aktiviteleri gerçekleştiriyoruz. Planımız dahilinde, 2016 yılında Dönüşüm Doğamızda konseptiyle geri dönüşümün, daha güçlü bir toplumsal alışkanlık olması konusuna odaklandık” dedi.

Çocuklara güzel şeyler öğreten, doğa ve çevre bilincinin aşılanmasında katkısı olan sevgili Dimes ve Tetra Pak'ı kutluyor ve daha çok çocuğa ulaşılmasını diliyorum.