7 May 2016

Kimse İçin Ağlama Önemli Olan Sensin Bunu Asla Unutma

Merhaba

Normalde güçlü bir insanımdır. Kolayca korkuya kapılmam. Çünkü korkuların bizi ele geçirebileceğine ve yaşam enerjimizi emeceğine inanırım. Hayatım boyunca düştüğüm anlarda oldu elimde olan yada olmayan sebeplerden dolayı. Hatta tüm yaşama sevincimin yok olduğuna şahit olanlarda olmuştur. Beni elimden tutup bilerek yada bilmeyerek ayağa kaldıran dostlarım da.  Ne olursa olsun bir şekilde toparlandım.

Geçenlerde bir takipçimden bir mesaj aldım. Logomda yer alan "Kimse için ağlama önemli olan sensin bunu unutma" sözünün hayatımda önemli bir yeri olduğunu düşündüğünü ve neler olduğunu merak ettiğini söylüyordu. Evet bu bana ait bir cümle, evet bu sözün benim için anlamı büyük. Çünkü yaşanan bazı şeyler şunu gösteriyor ki, ne kadar çok destek olan kişi olursa olsun hayatında, hep bir yerlerde yalnızsın özünde. Herkesin kendine ait bir yaşamı ve tercihleri var. Sizin için, sizin kadar üzülebilecek kimse olmaz hayatta. Ve bizler bazen, öyle beklentiler içine giriyoruz ki insanlar ile ilgili o beklenti bir anda içinde bulunduğunuz üzücü durumdan daha fazla acı verebiliyor.

Benim hayatımda da tabi ki bazı olaylar oldu, hatta bir çok insan bana benzer bir şeyler yaşadı yani abartacak çok şey yok aslında :) Herkesin yaşadığı kendine göre büyük. Ve bence yaradan gerçekten de taşıyabileceğinden daha büyük yük vermiyor kimseye. İnsan doğası gereği öyle şeylere alışıyor ki, sonra kendisi de buna şaşıyor. Bu aralar yaşadıklarımdan esinlendiğim bir kitap yazmaya bile başladım. Bilmiyorum sonunu getirebilecek miyim?

İnsan bazen yalnız kalıyor ve ne yapacağını bilemiyor. O zamanlarda sanırım dönüp içine bakması gerekiyor. Ne istediğine, onu neyin iyileştirebileceğine doğru cevabı sadece kendisi verebiliyor. Mesela hayatımda böyle bir dönem olmuştu. Ne hissettiğimi bilmediğim, içine girdiğim boşluğun istediğim bir şey mi olduğunu yoksa beni çok mu üzdüğünü anlayamadığım günler. Başıma gelen şeyin haksızlık olduğunu düşünüyordum, bu kadarını hak etmediğime inanıyordum.


Ve günlerim anlamsız bir şekilde durmadan kendimi, ne istediğimi düşünerek geçiyordu.  Kimseyle detayları paylaşmıyordum da. İçimden geçenleri ne kendime ne de bir başkasına anlatmıyordum. Sonra bir gün bir arkadaşım, neden hayal kurmayı bıraktığımı sordu. O sorunun cevabını bile uzun süre düşündüm. O dönemlerin başında hiç kesilmeyen mide bulantılarım vardı. Bir çok doktora gittim. En son emar çektirmeye kadar gitti kesilmeyen bulantılarım. Emardan sonra doktor ile görüşmemde öyle bir şey oldu ki, bir anda kendimi içimdeki şeyleri ona anlatırken buldum :) Sanırım 10 dakika hiç durmadan konuşmuşumdur. Şaşırmıştır herhalde doktor da halime ama bir şey de diyemedi. Uzmanlık alanı olmadığı halde beni hiç sözümü kesmeden dinledi :) Oradan çıkıp taksiye bindiğimde, inanır mısınız mide bulantım kesilmişti. Bir daha da bulanmadı.

O gün dedim işte, logodaki sözü kendime. "Hiç bir şey için ağlama, önemli olan sensin bunu asla unutma"

Gerçekten de, kim sizin için sizin kadar üzülebilir? Kim gerçekten kendinizi üzmenize değer? Zaten değecek olsa, hiç üzülmenize izin verir mi? Vermez... Biraz karmaşık oldu belki ama, bir düşünün en son ne için üzüldüğünüzü? Şu an gözünüzü kapatıp dünyadan gitseniz, üzüldüğünüz şeyde ne ne kadar değişir yada sizi üzen o kişinin hayatı ne kadar değişir? Kendimize borçluyuz ayakta kalmayı. Yara aldığınızda nasıl iyileşebileceğinizi biliyorsunuzdur. Kim ne derse desin onu yapın, iyileştirin kendinizi. Hiç kimse için ağlamayın, kimsenin sizi ağlatmasına da izin vermeyin.

Sevgiler

Şafak


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...